Haber 16

Kılıçdaroğlu 3 çocuğa karşı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DPT için hazırladığı raporda, en az 3 çocuk isteyen Başbakan Erdoğan’a “Nüfus artış hızı mutlaka düşürülmeli” görüşüyle cevap veriyor.

Kılıçdaroğlu 3 çocuğa karşı
  • Gündem / Son Dakika
  • 28 Mayıs 2010
  • Kılıçdaroğlu 3 çocuğa karşı için yorumlar kapalı
  • 282 KEZ OKUNDU

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 9 yıl önce hazırladığı bir rapor ile bugünkü yol haritasını da ortaya koydu. Kılıçdaroğlu,
“Kayıtdışı Ekonomi Özel İhtisas Komisyonu Başkanı” sıfatıyla DPT için
hazırladığı raporda, Başbakan Erdoğan’ın ‘’En az 3 çocuk’’ isteğine,
‘’Nüfus artış hızı mutlaka düşürülmelidir’’ görüşüyle cevap veriyor.

8.
Beş Yıllık Kalkınma Planı çerçevesinde hazırlanan raporda,
Kılıçdaroğlu’nun bugün vurguladığı “Kayıtdışı ekonomi, yolsuzluklarla
mücadele ve sosyal devlet” konularında önemli mesajlar yer aldı.
Kılıçdaroğlu raporunda şu görüşleri savundu:

NUFUS ARTIŞI VE
GÖÇ: Gelir dağılımındaki bozukluğun düzeltilmesi, nüfus artış hızının
mutlaka düşürülmesi gerekmektedir. Büyük kentlere göçü engellemek üzere
ülkenin az gelişmiş yörelerinde istihdam imkanlarının artırılması,
eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması ve kalitenin iyileştirilmesi,
işteki performans ile ücret ilişkisinin kurulması ve çalışanların iyi
bir yaşam standardı sağlayabilecek düzeyde gelir elde etmeleri gibi
öncelikli tedbirler alınması gerekmektedir.

VERGİ NEREYE
GİDİYOR: Vergiye karşı dirençte etkili faktörlerden biri de
vatandaşların devlet harcamalarına bakış açısıdır. Vergi ödeyen
mükelleflerin üzerinde durdukları konu, toplanan vergilerin nerelere ve
nasıl harcandığıdır. Eğer toplumda toplanan vergilerin kötü
harcandığına ilişkin genel bir kanı oluşmuşsa, mükellefin vergiye karşı
direnci artmaktadır. Kamu ihalelerinde yolsuzluk, hayali ihracat,
örtülü ödenek tartışmaları vatandaşların ödedikleri vergilerin
harcandığı yerler konusundaki kuşkularını artırmaktadır.

BÜROKRASİ
RÜŞVETİ GETİRİYOR: Bürokratik işlemlerdeki yoğunluk, yolsuzluk ve
rüşvete neden olabilmektedir. Bürokrasi yaşamımızda en önemli sorun,
denetim açısından yaşanmaktadır. Denetim kavramı kontrol etme,
yolsuzlukları önleme, işlerin usulüne uygun yapılıp yapılmadığının
araştırılmasıdır. Ülkemizde yerindelik ve gereklilik denetimi
yapılmamakta, denetim sadece yasallık şeklinde gerçekleşmektedir.

RÜŞVET
VE YOLSUZLUK: Kamu yönetiminde maaşların düşüklüğü ve dengesizliği,
performansa göre ödüllendirmenin olmaması, istihdamın sağlıksız olması
ve kişisel sorumluluk anlayışındaki eksiklik yolsuzluğun nedenleri
arasında sayılabilir. Karmaşık bürokrasinin olduğu ülkelerde, bireyler
engelleri aşabilmek için araç olarak rüşvete başvurabilmektedir. Genel
olarak yolsuzluk ve rüşvetin hakim olduğu ekonomilerde, girişimciler
öncelikle belirli bedellerin ödenmesi için kendilerini mecbur
hissetmektedirler.

NEDEN ARTIYOR ?: Yapılan araştırmalar, kamu
sektörünün büyüklüğü ve buna bağlı olarak kurallar ve kısıtlamalar
arttıkça rüşvetin de arttığını göstermektedir. Faktörlerin başında,
eğitim yetersizliği gelmektedir. Yoksulluk, caydırıcı cezaların
eksikliği, toplumsal baskının yetersizliği, ahlak anlayışının zayıflığı
rüşvetin artmasında önemli olan diğer faktörlerdir.

SADECE YASA
YETMEZ: Yolsuzluğa karşı mücadelede sadece kanunların uygulanması ya da
yeni yasalar yeterli olmayacaktır. Mevcut yasalardaki yetersizlik ve
isteksizlik bu yapılanmaya yol açmıştır. Demokrasinin tüm kural ve
kurumlarıyla işlediği bir toplum modeli ve bunun için gereken
şeffaflığın sağlanması mücadeleyi mümkün kılacaktır. Yapılanlar ve
yapılmayanlar tüm kesimlere sunulduğunda, toplum birbirini denetler
hale gelecek, rüşvetle bir bütün halinde mücadele edilmiş
olacaktır.(Gazeteport)

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ